Satın almak için tıklayın
Orjinal Adı: The Dogs of Christmas
GoodReads Puanı: 4.02
Türkçe Yayın: Yabancı Yayınevi
Sayfa Sayısı: 256
Çeviri: Seda Çıngay
Yorumum:
Can Dostum ve Can Dostumun Yolculuğu yazarından yepyeni bir hikaye geldi. Can Dostumu henüz okuyamasam da Can Dostumun Yolculuğu'nu nasıl sevdiğimi yorumumdan görmüşsünüzdür. Eh yeni kitabı okumakta kaçınılmazdı. Üstelik bunu RKBT olarak mini bir etkinliğe dönüştürdük. Çekilişimiz ya da diğer tur başlıklarımız yok. Sadece beraber yapmaktan zevk aldığımız bir aktivenin yorumlarını aynı zamana denk getirdik. Ara ara böyle birlikte kitap okumaktan keyif alıyoruz. (tabi ki tur dışında.) Eh ne de olsa biz tur üyesi olmaktan önce arkadaşız :D
Bir yazarı (dili ya da anlatımı) çok sevdiğinizde beklenti kaçınılmaz oluyor. Öncelikle beni hayal kırıklığına uğratan 1-2 noktayı yazayım. İlk olarak Can Dostumun Yolculuğu'ndan birazcık farklı. Temamız köpekler olsa da reenkarnosyon yok. İkinci de köpek bakış açısından anlatmıyor. Bunlar normal kitaplarda tabi ki sorun olmaz ama yazarın tarzını bilince ufak pürüzler yaratıyor. Bunu bilip okursanız bence sorun da ortadan kalkar. Tadına vararak okursunuz.
Konu hakkında hiç bilgi olmadığı için kısaca bir açıklama yapayım. Kitabımızın kahramanı Josh, barda tanıştığı Ryan isimli biri evine bir köpek, hem de hamile bir köpek bırakınca ne yapacağını şaşırır. Daha önce hiç bir köpekle deneyimi olmamıştır, öyle ki köpekleri sevdiğini bile düşünmemektedir. Ama birden bu sorumluluğun altına girer. Üstelik Lucy'nin (köpeğimizin) doğumu da yakındır. Josh bir süre önce sevgilisinden ayrılmıştır üstelik ve ailesinin dağ evinde tek başına yaşamaktadır. Lucy ve yavrular bu süre zarfında ona büyük destek olur. Yavru kısmı biraz karışık aslında ama Josh içindeki köpek sevgisini keşfeder. Tabi bu sırada yardım almayı da ihmal etmez. Hayvan barınağından Kerri. Vuhuuu :D
Sade, yalın, fazla sorun barındırmayan ve duyguların ön planda olduğu bir kitaptı bence. Özellikle 6 tane köpek söz konusuyken, üstelik 5'i yavruyken içimizde bir yerlere dokunmaması mümkün mü? Lucy, Sophie, Lola, Oliver, Rufus ve Code öyle tatlı canlılar ki. Bizimde köpeğimizin 5 yavrusu olmuştu bana onları hatırlattı. Gerçi ben Kerri'yi azıcık duygusuz buldum ama o işte çalışıyorsanız her canlıya bağlanamazsınız, onu da düşünmek lazım bence.
Diğer kitapları gibi olduğunu düşünerek başlamazsanız sıcak bir dostluk hikayesi okursunuz. Birçok bakımdan tatmin de eder. Ben hayvanları çok sevdiğim için sevmemem zordu zaten. Tüm köpeciklere ayrı ayrı aşık oldum :D
Puanım:
* * *
2006′da Ulusal Köşe Yazarları Derneği’nden En İyi Mizah dalında ödül alan ve 2011′de YILIN KÖŞE YAZARI seçilen W. Bruce Cameron’dan yepyeni bir roman. Yazar bu romanında, diğer romanlarının aksine bir köpeğin varlığının amacını bulma serüvenini değil, daha önce hiç köpek sahibi olmamış birinin yaşam amacını bulma serüvenini anlatıyor. Hiç beklenmedik bir anda, hayatınız köpekler tarafından değiştirilse ne olurdu? “Köpekleriniz varsa, sizi severlerdi. ‘Yeni bir ilişki’ aramayı akıllarının ucundan bile geçirmezlerdi.”Yine elinizden düşüremeyeceksiniz.
Köpekleri ben de çok seviyorum. Bir hafta önce bir komşumuz (tanımıyoruz, söz gelimi komşumuz) tavuk beslediği bahçesine (çok ciddiyim) American Staffordshire Terrier koydu, simsiyah muhteşem bir hayvan. Bizim en çok beslemek istediğimiz köpekler listesinde en başta geliyor. Fakat komşunun türünü bildiğinden bile emin olamıyorum. Tavuklu bahçede ne alaka Amstaf? = ) Günlerdir izliyorum, bir ilgileneni görmedim. Bugün tüm aile bahçeye çıkıp "çevre düzenleme" yaptılar, mama ve su koydular kaplarına ama kimse sevmedi hayvanı. Yani, en azından ben görmedim. Ben olsaydım, o köpeği kucağımdan indirmeyeceğimi biliyorum çünkü. = )
YanıtlaSilBu arada, Virginia Woolf'un Flush'ını okumadıysan, tavsiye ederim.
Tavuklar duruyor mu hala? Çok ilginç ya. Ne için koydular acaba hayvancağızı tavukları çalınmasın diye mi? İlgisizliğe bak. Bende olsam sevmeden duramazdım. Kedi, köpek, kuş sevmeden geçemem sokakta bile.
SilOkumadım ama listeye yazıyorum, teşekkürler (: