Pazar, Temmuz 07, 2013

Beverly Barton - Sığınak (Yorum)

Orjinal Adı: Raintree: Sanctuary
Seri Bilgisi: Raintree #3
GoodReads Puanı: 3.75
Türkçe Yayın: Harlequin Yayınları
Sayfa Sayısı: 224
Çevirmen: Zeynep Arda




Yorumum:

Raintree serisinin son kitabı da taze taze bitmiş bulunuyor. Öncelikle şunu söylemek istiyorum. Hayır ters tarafımdan kalkmadım, hayır yazara garezim yok, ilk defa kitabını okuyorum. Birazdan bu soruları sormanız muhtemel çünkü.

Bu seriye Linda Howard'la başlamak büyük hata olmuş bana kalırsa. Çıta acayip yükselmiş. Bazı yorumlarda pek yeterli bulunmadığını okusam da bence en güzeli Cehennem'di. Sonra Adalet, bir doz daha düşük olsa da güzeldi. Sempatikti, sıcaktı. Keşke bu kitapta aynı şekilde olsaydı. Ya da öncelikle Barton başlasaydı da sonuç hüsran olmasaydı.

Bir kere yazar Fantastiğin dibine vurmuş. Kendilerince bir dünya yaratmaları çok hoş ama diğer kitaplardaki doğallık bu kitapta yoktu. Hani küçükken kendimizce hikayeler yaratır süper kahraman oluruz ya onu hatırlattı bana. Güçler tamam ama bir kişiye 50 tane özellik yazınca bütün inandırıcılık çöpe gitmiş. Sanki kendi dünyasını yaratmanın heyecanını yaşayan bir çocuğun abartısıydı.

İkincisi de sempatiden uzak karakterlerdi. İlk kitapta Dante'ye ukala demiştim ama hepsini geri alıyorum. Hayatımda Judah gibi birini zor okurum. Karşımda olsa bir kaşık suda boğarım o kadar yani. Senin sahibin benim dedikçe Mercy nasıl şiş kebap yapmadı hayret ediyorum. Hoş İlahi Judah'ta da yok yok. Dante'de Draniri ama Howard daha ölçülü yazmış. Bu kadar gücü barındıran biri bana hiç inandırıcı gelmedi.

Mercy'nin kızı Eve desen ondan beter. Ciddi ciddi Supernatural'deki küçük Lilian geldi aklıma. Melek yüzlü şeytan gibi bir şey. Her an içinden iblis çıkacak diye bekledim durdum. Bir çocuk karakter böyle sevimsiz yazılabilir mi? Üstelik güçleriyle afedersiniz ama Tanrı gibi lanse edilmiş. Abartının dibine bu kadar vurulmamalı bence.

Belki sıkı fantastikçiler için dozunda gelebilir ama ben ilk iki kitaptaki abartısız anlatımı çok aradım. İlk kitapta Dante için bile biraz abartıyor mu acaba ne demiştim ama bu kitabı okuyunca Howard ve Winstead'ın yazdığı dünyanın daha makul olduğunu gördüm. Üstelik son 20 sayfa da savaşı çıkartıp şıppadanak olayı çözmesi çok komikti. 200 sayfa aynı şeylerin etrafında döneceğine yarısından itibaren aksiyon katmasını isterdim.

Kapak orjinal olsa da sevmedim. Kız çok ürkütücü duruyor. Ama Harlequin yayınlarını hem -bir iki yerde hata olması dışında- çeviriden hem orjinal kapakları kullanmasından hem de bu kadar kısa sürede tamamlamasından dolayı tebrik ediyorum.


Değerlendirmeme gelirsek:

1.5 / 2 -  Sıkıldım ama bitti...



* * *

Raintreeler’in kaderini belirleyecek savaş gelip çatmıştı…
Ezeli düşmanları Ansara klanıyla savaşa girmeleri kaçınılmazdı. Mercy Raintree bu savaşta, Sığınak koruyucusu olarak üstlendiği görevi yerine getirecek, Raintreeler’in yurdunu koruyacaktı. Ancak savaşın ayak sesleri duyulurken Mercy’nin titizlikle sakladığı sırrı savaşın kaderiyle birlikte ortaya çıkabilirdi.

2 yorum:

  1. Sevgili Pınar, bende dün okumuştum kitabı. O kadar sıkılmıştım ki yorumum bile kısa olmuştu. Duygularıma tercüman olmuşsun,tebrik ederim...

    YanıtlaSil
  2. Teşekkür ederim. Ablam ve benden başka beğenmeyeni görmemiştim. Aynı hisleri paylaştığım birini daha görmek çok hoş.

    YanıtlaSil

Yorum bıraktığınız için teşekkürler. En kısa sürede döneceğim (: