Ata Kemal Şahin
Yorumum;
Ben
Olmanın Issızlığında kitabını bitirmiş bulunmaktayım.
İlk olarak
bloglarıyla dikkatimi çekti yazarımız, sonrasında kitaplarını da denemek
istedim.
Daha
çok fantastik ve tarihi romans okuyan benim için ilginç bir deneyim oldu.
Konu
olarak özetle bir adamın kendini bulmak üzere çıktığı yolcuğu anlatıyor. Çok da
ilginç bir konu değilmiş diye düşünebilirsiniz.
Ancak bu buzdağının görünen kısmı. Bu arayışın kaynağına inebilirseniz o
zaman olayı çözmüşsünüz demektir. Açıkcası ben özüne ancak yazarın yardımıyla
vardım. Beni etkileyen özünden ziyade kendini
bulma yolculuğunda dokunduğu hayatlar ve bunları anlatış tarzı.
Baş
karakterimizin adı Murat.Kendisi iyi eğitimli, klas bir kariyere sahip ve işi
nedeniyle oldukça gezgin biri, dünya vatandaşı diyebiliriz. Unutmadan çok da
duygusal.
Kitabın
başında, onu aşk yüzünden harap olmuş bir halde buluyorum. Öyle ki ota, böceğe
karşılıksız kalan aşkını anlatırken görüyorum. Merak da ediyorum bir erkeği bu
hale getiren kadını. Çok sonralar anlıyorum ki aslında Murat’ı bu hallere
düşüren aslında aşk değil. Aşkla
başlayıp kendini kaybedişle devam ediyor. Kendini bulma sürecinde bir çok
insanın hayatına giriyor. Sanırım onların da Murat’ında buna ihtiyaçları vardı,
evrensel güçler bir şekilde onları bir araya getirdi. Vakti zamanı geldiğinde onlara
veda etti. Hepsinin arasında bir tek Leyla’ya ne oldu acaba diye düşündüm.
Bu
yolculuğunda yeri geldi Murat’ı takdir ettim, yeri geldi nefret ettim. Takdir
ettim insanlara yeni ufuklar açtı, nefret ettim, onları kendine bağımlı kılıp
boynu bükük bıraktı. Belki de onu suçlamamak lazımdı. Ama elimde değil işte…
Yazarın
kalemini oldukça sevdim. Murat’ın çıkmazlarını, yaşadıklarını şiirsel bir dille
zaman zaman felsefi bir şekilde yazıya dökmüş. Ama aslında sonu tam bir sürpriz, anlatılmak
istenen çok daha farklı bir şey. Yani hikaye içinde başka bir hikaye çıkmış. O nedenle en başından sonuna kadar ayrıntılara
dikkat etmek gerek. Etmediğiniz takdirde sonunda bir kayaya çarpmış gibi
oluyorsunuz. (şeytan ayrıntıda gizlidir.) Ufak bir tüyo vermem gerekirse,
dejavulara dikkat ve kitabın başı ve sonu birbiriyle ilintili derim.
Kitabın
devamı olan "Ben olmanın Varlığında"yı da ilerleyen zamanlarda okuyup
yorumlamaya çalışacağım.
Değerlendirmeme gelirsek;
3.5 / 4 - Kesinlikle geçer not aldı...
* * *
O gün binerken uçağa, bilemezdi kaderin ona hazırladıklarını… Düşünmeksizin ama hayâl ederek düştü yollara Murat. Kavuştuğunda hayâline, gerçeği olmadığını gördü. Sarsıldı ama yıkılmadı kendi gerçeğini gördüğünde. O değildi bedeninin istediği, ne de ruhunun. Değildiler ki birlikte! Bulmalıydı ruhunu, olmayan benliğini Murat. Neredeydi? Bıraktı kendini derin yalnızlığına… Çarptı nice asil insanlara, hayvanlara… Devrildiler belki ama o hep dimdikti. Acıyan bedeniydi, olmayan ruhu değil. Yaklaştıkça sona, yaşlandı bedeni, güçlendi ruhu. Hırçın dalgaların altında bambaşka bir gerçeği olduğunu anladığında, çıkacaktı sanki yüreği…
Teşekkür ederim. Ata Kemal Şahin
YanıtlaSilKitabı çok merak ettim. Öyle güzel bir tanıtım yapmışsınız ki, merak etmemek elde değil. Yazarımızın kalemine, sizin emeğinize yüreğinize sağlık... Ben de sayfama bekliyorum sizi..
YanıtlaSilGüzellikler sizinle olsun.