Cassandra Clare - Mekanik Melek (Yorum)

Orjinal Adı:  Clockword Angel

Seri Bilgisi: The Infernal Devices #1

GoodReads Puanı: 4.27

Türkçe Yayın: Artemis Yayınları

Sayfa Sayısı: 536

Çevirmen: Zeynep Heyzen Ateş

Yorumum:

Birkaç yıl önce başlayıp, bazı sebeplerden olayı yarım bırakmak zorunda kaldığım Mekanik Melek bitti. 

İtiraf etmeliyim ki ilk kısımları tekrar okumak başta biraz sıktı. Ama yazarın dili ve anlatımı çok akıcı olduğu için avucuna alması zor olmadı. Büyük keyifle okudum. Oldukça kalın bir kitap ama daha önceki yorumda dediğim gibi bitsin diye okunanlardan değil bitmesin diye sürükleyenlerden. Son sayfaya gelince inanamayıp, sonunu 1-2 kere yokladım. Böyle de yerde kalmaz ki arkadaş. İyi ki serinin çıkmasını beklemişim dedim. Ve hatta son kitapta 2 haftaya çıkıyor. Nihahaha (:

Aslında bu kitapla ilgili bilgi vermeye pek gerek yok sanırım. Okumayan 3-5 kişi falan kalmıştır. Yine de onlar için kısaca bahsetmek gerekirse: Tessa, teyzesinin ölümünden sonra ağabeyinin çağrısıyla Londra’ya geliyor ve tabir-i caizse burnu ottan çıkmıyor :P Zorlanarak yeteneğini keşfediyor. Daha sonra beyaz atlı prensler yani Gölge Avcıları, Will ve Jem tarafından kurtarılıp, Enstitü de yaşamaya başlayarak, abisini aramaya koyuluyor. 

Tabi bolca olay var kitapta. 500 sayfanın hakkını vermiş bence yazar. Ve ne yalan söyleyeyim Tessa gibi bir genç bayan okumak, sıcak kumlardan serin sulara atlamak gibi. Arkadaş bıktım mıymıntı kızlardan. Azıcık Clare ablayı örnek alın. Nasıl dik duruşlu bir kız o öyle. Tabi ki bazen kirişi kırdığı yerler oldu ama sonuç olarak kendini ezdirmeyen ve lafını esirgemeyen bir kadın karakter olarak kalbimi çaldı. Hem de bir ergenus olarak :P

Will erkek karakter olmasına rağmen, Jem’i daha çok sevdiğimi de söylemek isterim. Senin gümüş rengi saçlarına kurban ya :D 

Diğer seriyi de yarım bırakmıştım, bu üçleme bitince onlara da başlayacağım. Zaten 2.5 okudum güzelliği tescilli. Neden yarım bıraktığımı söylemeyeyim, çok saçma bir sebep :D Okumadıysanız Clare’e bir şans verin bence (:

Ve çok ilginç bir şey. Blogu açalı kaç ay oldu, bu ilk Artemis yorumum olmuş :/

Ayrıcaaaa;

25 puan: 400 sayfadan uzun bir kitap okuyanlara.

Değerlendirmeme gelirsek:

5 -  Bayıldım. Böylesi zor bulunur...

* * *

On altı yaşındaki Tessa Gray, ağabeyini bulmak için okyanusu aşıp Kraliçe Viktoryanın hükmü altındaki İngiltereye geldiğinde, onu korkunç bir sır bekliyordu. Londranın Aşağıdünyasının ıssız sokaklarını vampirler, büyücüler ve diğer doğaüstü yaratıklar ele geçirmişti. Kaosun yerine düzen getirmekse yalnızca Gölgeavcılarına, kendilerini dünyayı iblislerden kurtarmaya adamış savaşçılara düşüyordu.
Pandemonium Kulübünde çalışan Kara Kardeşler tarafından kaçırılan Tessa, sonunda kendisinin de bir Aşağıdünyalı olduğunu öğrenecekti. Üstelik ender bulunan bir yeteneğe sahipti.
İstediği zaman bir başkasına dönüşebiliyordu. Kulübün kendini sır gibi saklayan yöneticisi Magisterın niyeti ise, Tessayı ve gücünü ele geçirmekti.