Maya Banks - İskoçyalı'nın Kollarında
Orjinal Adı: In Bed with a Highlander
Seri Bilgisi: McCabe Trilogy #1
GoodReads Puanı: 4.08
Yorumum
Uzun bir aradan sonra özüme dönüp, güzel bir tarihi romanla zamanımı taçlandırdım. Gerçekten özlemişim. Hele ki güzel bir kitapla devam edince tadından yenmedi.
Beyaz Dizi'lerden tanıdığım Maya Banks'ın kitabı çıkalı çok olmasına rağmen ancak sıra gelebildi. Bekletmesem çok iyi olacakmış ya neyse.
Sahip olduğu büyük miras yüzünden erkeklerin hedefi haline gelen Mairin Stuart'ın kaldığı manastırdan kaçırılmasıyla başlayan kitap, Maririn'in Crispen'i kurtarması, Ewan ile evlenmesine ve daha sonrasına kadar gidiyor. Büyüsü kaçmasın diye konusuna fazla girmeyeceğim tabi ki.
İlk 30 sayfada çeviri sıkıntılı olunca çok korkmuştum ama sonra bir düzeldi pir düzeldi. Bu kadar romandan sonra çok özgün bir konu bulmak zor, diğer kitaplara benzeyen noktalar illa ki oluyor. O yüzden artık anlatıma bakıyorum ve yazarın anlatımı çok güzeldi. Bazı klişe durumlara iyi kılıflar giydirmiş. Mesela erkeğin her zaman öperek susturma durumu vardır, buna "Beni susturmak için benim dudaklarımı mı kullandınız?" cümlesiyle farklı bir hava katmış bence. Benzerleri de vardı, yani bu açılardan sıyrıldı diyebilirim.
Bir de sıkılacağımı düşündüğüm bir çok yerde iyi kurtarmış. Kendine çeken bir yanı vardı. Yer yer ufak, yer yer büyük olaylarla ekseninde tuttu.
Ewan'ı da ayrı sevdim. Burnundan kıl aldırmayan, ukala erkekleri pek sevmem. Burada dozajındaydı ki uzun saçlı olmasını bile göz ardı edebildim.
3. kitabı çok merak ediyorum ama neredeyse 1 yıl olmasına rağmen 2. kitap gelmediğine göre daha çook merak edip beklerim :(
Değerlendirmeme gelirsek;
Alıntı
Onun kollarında rahat duramamıştı ama yine de onu böyle sıkıca tutarken tüm cesaretini topladı ve "Seni seviyorum," dedi."Lanet olsun, sonunda," diye mırıldandı Ewan.Mairin'in kafası karıştı. "Ne sonunda?""Bu sözler. Sonunda söyledin.""Fakat ben de yeni farkına vardım," dedi şaşkın bir şekilde."Ben zaten biliyordum," dedi Ewan halinden mutlu bir şekilde."Ben bile bilmiyordum. Sen nasıl bileceksin ki?"
* * *
Mairin Stuart, yatağının kenarındaki taş zeminde diz çökmüş bir şekilde dua ediyordu. Eliyle boynundaki deri kolyenin pürüzsüz yüzeyinde gezdirdi. Küçüklüğünden beri ezberlediği kelimeleri fısıldayarak her zaman yaptığı gibi bitirdi duasını. "Lütfen, Tanrım. Beni bulmalarına izin verme."
Ewan McCabe kazanmaya ant içmişti. Savaş çanları çalıyordu. Bütün klan onun emrindeydi ve Ewan ona ait olanı düşmanlarından almaya hazırdı. Ta ki bir gün ruhu masmavi gözlerinde hapsolmuş, simsiyah saçlı bir kız oğlunu kurtarıp bir anda hayatını değiştirinceye kadar. Mairin, Ewanın klanı için bir kurtuluş olabilirdi fakat yıllarca intikam ateşiyle yanıp tutuşan bir adamın nazarında durum göründüğünden farklıydı.
Kralın gayrimeşru kızı olan Mairin uzun zamandır dış dünyadan uzakta. bir manastırda yaşıyordu. Ancak evlendiğinde sahip olabileceği zenginlik yüzünden kaçırıldığı gün başına gelecek felaketten habersizdi. McCabein adamları onu kurtarmış olabilirdi fakat bu aynı zamanda en büyük korkusunu da uyandırmıştı: Ewan McCabe ile evlenmek zorunda olmak… Ona direnirken aslında kendi arzularına da direndiğini fark edecekti.
"Baştan çıkarılmaya hazır olun."
Monica McCarty
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorum bıraktığınız için teşekkürler. En kısa sürede döneceğim (: