Çarşamba, Nisan 15, 2015

RKBT 4. Gün || Ayşegül Çiçekoğlu "Bırakma Ellerimi" || Yorum


Yorumum

Bırakma Ellerimi turunun son gün yorumundan merhaba.
Sanki uzun zamandır tur yorumu yapmıyor gibi acemi hissediyorum kendimi. 1 dk cidden de uzun zamandır yapamıyordum (: Gerçi geçerli mazeretlerim var ama şimdi konumuz o değil (:

Arayı Bırakma Ellerimi kitabı ile kapatmak süper oldu öncelikle onu söylemem lazım. Yerli yazarlardan çok okuyamadığım düşünülürse genel olarak güzel kitaplara denk gelmemiz büyük şans. 

23 yaşındaki Elif'in eşinden ayrılmasıyla başlıyor kitabımız. Bu spoiler sayılmaz ki zaten konusunda bile yazıyor. Ondan sonrası mutsuzluk, ayrılık acısı ve yeni başlangıçlar. Bu yeni başlangıçların en önemlisi şehir değişikliği tabii ki. Boşanma yükünü hep kadınlar çekmez mi zaten. Sadece yük değil ağırlığını da. Hele ki severken hiçbir şey olmamış gibi devam etmek imkansızdır. 

O sebeple ki Elif de yaralarını sarıp yoluna devam etmeye çalışıyor ve yeni bir işe giriyor. Kader o ki eski eşiyle aynı isme sahip biriyle tanışıyor. Bir Toptak'tan ayrılan Elif'in başka bir Toprak'la karşılaşması çok değişik bir tesadüf bence. Hani bir an düşündüm, acaba Elif'in kaderinde yazılan Toprak'lar mı karıştı acaba diye. Ama neyse ki sonunda doğru hatlar bulundu.

Kitabı bir kelime ile özetlemem gerekse naif derdim. Pamuk gibi bir kitaptı sanki. Öyle yaralayıcı ve kırıcı kitaplar okuduktan sonra bu o kadar iyi geldi ki anlatamam. Tabii ki roman olmanın gerektirdiği şekilde olay örgüsü vardı ama ne aşırı sinir eden bir kadın karakter vardı ne de minicik bir kızma mimiği yapabileceğim bir erkek karakter. Toprak (yenisi) okuduğum en iyi erkek karakterlerden biriydi. Destekleyici, sevgisini sakınmayan ve ancak hayallerde görecebileceğimiz bir erkekti. Hoş, kadın ruhundan anlayan bu erkek portreleri de ancak kadınların elinden çıkabilirdi. Ah be bir de gerçek olsalar (:

Boşanmış, üstelik ayrılsa da eşini seven insanları okumayı sevmememe rağmen beni kendine çeken bir kitap oldu. Sevdim. Özellikle bazı kısımları yüzümde büyük bir gülümseme ile okudum. Ve bence en önemlisi başladığımda bir bölüm daha diyerek elimden bırakamadım. Eğer bir kitap bu hissi yaratıyorsa benim için olmuş demektir. Ve evet Bırakma Ellerimi olmuş hem de çok güzel olmuş. 


(Minicik bir not: Siz okumaktan bıktınız ama ben yazmaktan bıkmadım. Redaksiyon.... ciddi şekilde ihtiyaç var. Keşke ona da dikkat edilseydi de tadından yenmeseydi.)

2 yorum:

Yorum bıraktığınız için teşekkürler. En kısa sürede döneceğim (: