Yorumum
Sen turumuzun dördüncü gününden herkese merhaba.
Turumuzu takip ediyorsanız ya da arka kapağı okuduysanız kitabın konusu hakkında yeterli bilgiye sahipsiniz demektir. O sebeple aynı şeyleri tekrarlamayacak ve sadece kısaca bahsedeceğim.
Kitap, kadın kahramanımız Süheyla'nın, kardeşinin intikamını almak istemesiyle başlıyor. İntikam uğruna İstanbul'a gelip işe başlıyor ve aynı zamanda araştırmasını sürdürüyor. Tabii ki bu arada yolu da Demir ile kesişiyor. Sü, aslında Demir'den pek hoşlanmıyor ama eli mahkum adamın peşine takılmasına boyun eğiyor. Çünkü ilk karşılaşmalarında Demir'in eline geri alamayacağı bir koz veriyor.
Şimdi gelelim kitapla ilgili hislerime. Selvi Atıcı benim cidden sevdiğim bir kalem. Gerek kitapları çıkmadan önce okuduğum hikayesinden gerekse Kimliksiz'den biliyordum zaten dilinin ve anlatımının ne kadar güçlü olduğunu. Gerçi Kimliksizle ilgili nahoş hatıralarım var kabul ediyorum. Yine kabul ettiğim bir şey var ki, o kitapla ilgili duygularımdan sonra aynı yazarı okumama sebep olabilecek belki bir-iki isim vardır sadece. Ki Selvi Atıcı da bunlardan biri.
Bir kere Sü, kesinlikle ama kesinlikle okumaktan zevk aldığım, her kitapta görmek istediğim bir karakter. Özellikle yerli yazarlarda. Alınmaca darılmaca yok, yazılan karakterlerin ne kadar içler acısı olduğu bir gerçek. Bence bu açıdan kitap baş köşeye konacaklardan biri.
Bunun dışında çok zekice diyalogları olan, hem güldüren hem de düşündüren bir kitap. Klişelerin dışına çıkan espriler yapmak ve okurken şöyle bir saniye durdurup kahkahayı bastırmak kolay bir iş olmasa gerek. İşte bu kitap, başından sonuna, iki karakterin tüm diyaloglarıyla bunu sağlamış. Tabii ki başka isimler de vardı ama Sen, buram buram Demir-Sü kokuyordu.
Demir'e gelirsek; kendisi sevimli ve güçlü karakterlerin nadide parçalarından biri. Öyle esprili bir karakter ki sanırsınız hiçbir derdi tasası yok. Ama derine indikçe inmeye devam ettiğiniz, o yaralarından bahsettiğinde sizin de yüreğinizin burkulduğu bir karakter. Ve bu ikisi arasındaki geçişler öyle doğal ki bu neşeli adamda yaşadığı hüzün eğreti durmuyor, inandırıcı geliyor.
Asıl karakterlerden bahsetmek yeterli olacaktır bence. Çünkü derine inersem cidden çıkamam çünkü Sen üstünde uzun uzun konuşmak istediğim bir kitap.
Kitabı gerçekten beğendiğimi söyleyerek yorumuma son vereyim. Kendimi kaptırıp gitmekten korkuyorum (: Hani yazmak değil de mesele yazıp yine de hislerini tam olarak anlatamamak. Selvi Atıcı, her zaman her yerde övgüyle bahsettiğim bir kalem. Bu kitabın da iyi çıkacağını biliyordum. O yüzden gönül rahatlığıyla başladım ve bitirdim.
Yine de şunu söylemeden bitiremeyeceğim. Ortalama, belki birazcık da üstü bir okuyucu olarak şahsi fikrim Selvi Atıcı dünyaya açılması gereken bir isim. Açıkçası isimler yabancı olsa rahatlıkla çevrilmiş zannedebileceğim bir kitap. Bunu söylememin sebebi yerli eserleri kötülemek değil kesinlikle. Çoğunlukla yabancı eserler okuyan bir okuyucu olarak aralarında fark görememem. Hatta dünyada milyonlar satan -nasıl sattığına akıl sır erdiremediğim- birçok isimden kat be kat güzel.
Dünyaya yazmak için geldiğine inandığım yazarımızın kitaplarını daha çokça okuma fırsatımız olur umarım (:
* * *
Çekiliş için Renkli Kalemler Blog Tur sayfamızı ziyaret edebilirsiniz...
Arka Kapak
Kardeşinin intikamını almak için çıktığın yolda aşkla karşılaşırsan…
Hiçbir şey göründüğü gibi değildir, bilirsiniz. Üstelik bahsi geçen bir kadın ise, asla! Dövüş sanatları uzmanı olan Süheyla, kardeşinin intikamını almak için çıktığı yolculukta kalbini tam bir baş belasına kaptırdı. Ruhu intikam ateşiyle yanıp tutuşurken kalbi aşk ateşiyle kavruldu…
Süheyla'nın adı, 'iyi huylu, sakin' anlamına gelir ancak aldanmayın, yol boyunca elinde muştasıyla aşk ve intikam duygularıyla örülmüş ince bir ip üzerinde ustalıkla yürüyecek gerçek bir kahramandır aslında. O zeki, yumrukları kadar dili de sert bir kadındır. Romanda Demir'le de tanışacaksınız. Aşkın muhatabıdır kendisi. Süheyla'nın intikam mücadelesinde en büyük yardımcısı olacaktır.
Hiçbir şey göründüğü gibi değildir, bilirsiniz. Üstelik bahsi geçen bir kadın ise, asla! Dövüş sanatları uzmanı olan Süheyla, kardeşinin intikamını almak için çıktığı yolculukta kalbini tam bir baş belasına kaptırdı. Ruhu intikam ateşiyle yanıp tutuşurken kalbi aşk ateşiyle kavruldu…
Süheyla'nın adı, 'iyi huylu, sakin' anlamına gelir ancak aldanmayın, yol boyunca elinde muştasıyla aşk ve intikam duygularıyla örülmüş ince bir ip üzerinde ustalıkla yürüyecek gerçek bir kahramandır aslında. O zeki, yumrukları kadar dili de sert bir kadındır. Romanda Demir'le de tanışacaksınız. Aşkın muhatabıdır kendisi. Süheyla'nın intikam mücadelesinde en büyük yardımcısı olacaktır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorum bıraktığınız için teşekkürler. En kısa sürede döneceğim (: