Pazar, Ekim 26, 2014

Ödüller, Mimler, Taglar...

Bir çok şey birikti son zamanlardaki uzaklığımda. İnternete bakıyorum aslında ama blogla pek ilgilenemiyorum. Arkadaşlarla bile konuşmalarım azaldı, durum vahim. 
Bende bu sebeple biriken her şeyi tek yazıda yapmak istedim. Umarım unuttuğum yoktur. Bu ara kafam yerinde değil, lütfen unuttuğum varsa bir dürtün. 
Bir de Instagram etkinliğim var. Onu da buraya ekleyeceğim. O mereti kullanamıyorum yaw, blog varken ona ne gerek var :D

RKBT 2. Gün || Sümeyye Akarçay "Aşka Rehin" || Yorum


Ne zamandır Türk bir yazar okumamıştım. Tekrar bizden birini okumaya karar verdiğimde buna Aşka Rehin ile başladığıma memnunum. Evet, kitabın beni sinir eden ya da saçma gelen yerleri olmadı mı? Tabi ki oldu ama sonuçta ben bir okurum ve beni tatmin etmek zordur. 

Perşembe, Ekim 23, 2014

Güz Okuma Şenliği || 1. Ay Raporu

Bu ay hiiiç iyi bir performans sergileyemedim maalesef. 2. ayda aynı durum olacak gibi görünüyor. Araya giren işler yüzünden hep ah ahhhh :( 
Sanırım bu şenlikte bitirebilirsem şükredeceğim (:


20. Yüzyılın En Önemli Sanatçılarından Marcel Broodthaers'ın Sergisi Akbank Sanat'ta!

Belçikalı şair, heykeltraş, film yapımcısı ve sanatçı Marcel Broodthaers’ın işlerinin sergilendiği  Sözcükler, Nesneler, Kavramlar sergisi Akbank Sanat’ta açıldı. 

Pazartesi, Ekim 20, 2014

RKBT 2. Gün || Jessica Brockmole "Mektubunda Diyorsun ki" || Yorum


Çoğu okuduğumuz kitaptan biraz daha farklı bir yazım tarzı var kitabın. Çünkü tamamı mektuplardan oluşuyor. Okuduğumuz "Büyük Adamlardan Aşk Mektupları" tarzı kitaplara benzer ama onlardan farklı olarak içinde kitap oluşturacak kadar bir konu barındırması.

Cumartesi, Ekim 18, 2014

Yeni Sezon Dizileri (Part 2)

Yeni diziler biter mi? Bitmez! O yüzden 2 parta böldüğüm yazının devamında sıra :D Bakalım hangisinde kaldım :D

Scorpion: Yapımcıları arasında Alex Kurtzman ve Roberto Orci var. Konusu için “Sheldon’lar ile Leonard’lardan oluşan bir grup adamın üzerine drama” diye benzetme yapılan dizide, bir grup nevi şahsına münhasır dahi Dünya sorunlarını çözmeye ve modern çağın getirdiği tehditleri aşmaya çalışıyor.

Kararsız kaldığım dizilerden biri daha. Ablam çok beğendi ancak ben bilemiyorum. 
Konu olarak tam benim sevdiğim tarz. Ama oyunculuk için aynı şeyi söyleyemeyeceğim. Depresif dediğim diziler var, hah işte onlardan. 
Sanırım başlarken büyük bir hata yaptım ve Leverage gibi bir dizi bekledim. Esprili, zeki karakterler, zor durumlarda bile espri yapan tipler vs vs. ama sonuç fıs çıktı. Son bölüm ilklere nazaran daha iyiydi o yüzden izlemeye devam etmeyi düşünüyorum (:

Yeni Sezon Dizileri (Part 1)

Yeni sezon dizilerinin dökülmeye başladığı şu günlerde harıl harıl dizi izliyorum. Açıkçası bundan daha verimli bir sezon görmüş müydüm bilmiyorum. Bir sürü dizi başladı ve neyse ki çoğu da izleyebileceğim yapımlar. Daha önceki yıllarda çoğu diziyi izleyememiştim. İzleyemedim derken şaka yapmıyorum daha ilk bölümde falan yarım bıraktıklarım olmuştu. Bu sezon ise sadece bir diziyi yarım bıraktım -şimdilik- O yüzden bende bu güzel diziler hakkında yazı yazmak istedim.

Salı, Ekim 14, 2014

RKBT 2. Gün || Lemariz Müjde Albayrak "Hissiz" || Yorum


Hissiz turumuzun 2. gününden herkese merhaba. Dün önokumayı paylaşmıştım, sıra yorumuma geldi.

Öncelikle yerli bir yazar olmasına rağmen yabancı karakterler kullanması bu kitabı okumak için heyecanlanmama sebep oldu. Belki Türk bir yazarın yabancı isimler yazması tuhaf karşılanabilir ancak ben seviyorum, o yüzden bu kitaba daha bir ilgiyle başladım. Konusundan biraz bahsedeyim sonra ne umdum neleri buldum yazayım.

Cuma, Ekim 10, 2014

RKBT 4. Gün || Barbara Freethy "Dileğim Sensin" || Yorum ve Çekiliş

Bazı kitaplar var ki kapağında sevdiğim bir yazarın adını gördüğüm anda konusuna dahi bakmadan okumaya karar veririm ve çok şükür şimdiye kadar hiç yanılmadım. Barbara Freethy'de benim için o yazarlardan biri. Kadının polisiye, polisiye-aşk ve aşk türünde kitaplarını okudum ve beni hiç yanıltmadı. Hangi kitabını elime alsam severek okudum. O yüzden Freethy okumak benim için bir ayrıcalıktır.

Yazarımız bu kitapta da bizi şaşırtmadı.Yine sayfaların birbirini kovadığı bir hikayeye ve uykusuz geçen bir geceye sebep oldu. Ama sonuna kadar değdi bence. Adrianna ve Wyatt'a bayıldım. Adrianna yaşadığı çocukluğuna rağmen bir insanın olabileceği en iyi kişileğe sahip birisi olmuş. Son yaşadıkları da dahil. Wyatt ise hayatta en sevdiği kişiyi kaybetmiş ve onu yeniden bulma çabasını tüm olumsuzluklara rağmen bırakmamış birisi. Aslında ikisi de o kadar inatçı ki zaten bu huyları onları şimdi oldukları kişiler haline getirmiş.

Adrianna bir aşçı. Hem de baş şef olabilecek kadar yetenekli, sokak çocuklarına yemek verecek kadar iyi kalpli birisi. Wyatt ise kararlı ve sıkı bir polis. Yani Adrianna'nın çekindiği tek şey. Fakat şimdi Wyatt'in ona ihtiyacı var. Çünkü kaybettiği kişiyi bulmasına yardım edebilecek tek kişi o.

İkilinin hikayesi kitap boyunca o kadar dolu dolu geçiyor ki kitap bitince polisiye mi aşk romanı mı okuduğunuzu anlayamıyorsunuz. Çünkü kitap da ne eli silahlı katiller var ne de romantik müzikte salınan aşıklar.Ama bir o kadar da sonu bitmeyen bir takip ve manzaraya karşı oturup geceyi dinleyen bir çift var. 

Kitap geneli olarak dolu dolu bir kitaptı. Sevmek göreceli olduğundan bir şey diyemem fakat kesinlikle boş, öylesine yazılmış ve atlanabilecek sahneler yoktu. En azından benim açımdan. Kitabı sevdim evet ama tanışma anları en beğendiğim yeriydi. Kader diye bir şeyin varlığına o anda tekrar inandım. Anladım ki bazen kaderin küçük bir çarpışması size dileğinizi getirebiliyormuş. 


Puanım: 10/9

Not: Evlendikten sonrasını da yazaydı tadından yenmez idi.

Çekilişş


a Rafflecopter giveaway

Perşembe, Ekim 09, 2014

Jane Casey - Acımasız (Yorum)

Dedektif Kerrigan'ın hikayesi Acımasız kitabı ile devam ediyor.

Maeve Kerrigan serisinin ilk kitabı 5. Kurban'ı okumuştum daha önce. Araya giren uzun süreden sonra şenliği de fırsat bilerek ikinci kitabı da bitirdim. 

İlk kitabı ortalama bulmuştum. Şaşırtıcı olayların yanında anlatım açısından beni biraz zorlamış ve Maeve'yi pek sevememiştim maalesef. Ancak sevgili yazarımız ikinci kitapta stil mi değiştirdi yoksa yeni yeni mi açılmaya başladı bilmiyorum resmen ilk kitabı sollayan bir kitap yazmış.

Mim: Book Challenge Tag


Okuma Köşem, Kristal Kitap, Kitap KokusuKitap Karavanıİlle Kitap ve TKKB bu etkinlik için beni mimlemiş. Eh bana da yapmak düşer (:

Unuttuğum yok değil mi o.O Sanki bir isim daha vardı. Off ne olur unutmuş olmayayım :(

Kendime not: Bir daha not al, bak unutmuşsun işte :/


1- İlk Hayranlığım: 
Hımm sanırım ilk hayranlığım Kiralık Konak'tı. Okuduğum ilk roman değildi ancak o kitaptan sonra okuma aşkımın başladığını hatırlıyorum. Gerçi ondan önce sanırım gazetenin verdiği 3 tane beyaz dizi de sayılabilir. Çünkü o zaman özellikle birini defalarca okuduğumu hatırlıyorum. Roman olmadıklarından saymadım. Eğer hepsi sayılıyorsa bundan da eskiye gidip Karlar Kraliçesi kitabına kadar gitmemiz gerekir. O yüzden Kiralık Konak diyelim bence (:


Anna McPartlin - Gecenin Ardından Gün Doğar (Yorum)

"Gecenin Ardından Gün Doğar
Ölümün ardından yaşam doğar
En karanlık zamanlarında etrafına bak çünkü hiçbir zaman yalnız değilsin 
Seviliyorsun"

Yorum yazarken çoğu kişi gibi bende giriş cümlesinde oldukça zorlanıyorum. Özellikle bu çok sevdiğim bir kitap olunca iki katı zor oluyor. Gecenin Ardından Güneş Doğar benim için özel kitaplardan biri ve bu yüzden de ifade güçlüğü çekebilirim.

Çarşamba, Ekim 01, 2014

Kitap Alışverişi Bitmez (:

Dün Çiğdem'in gidelim demesi üzerine festival için 2. turumu yaptım. Gerçi onu beklerken 2-3 kere falan turlamış olabilirim ama olsun verimli turlardı bunlar :D
Yine 20 kitap alıp çıkmışım :D 2-3 hediye vardı onları çıkardım ve kalan sonuç bu :D 
Bunları fiyat sıralamasına göre ekledim ama tabi ki fiyatları yazmadım. İsteyene yazabilirim. 

Ve söylemeliyim ki yine çok şanslı bir gezi oldu :D

RKBT: Duyuru!!!

25-29 Eylül tarihleri arasında Müptela Yayınları sponsorluğuyla Selvi Atıcı’nın kimliksiz kitabına blog tur düzenledik. Tur kapsamında “Kitap İklimi” (yani benim) tarafından alıntılarımız resimlendi. Ancak tur bittikten sonra gördük ki yapılan tüm emeğimiz deyim yerindeyse çalındı! Evet evet yanlış duymadınız. Yapılan alıntılarımızdaki colorful book blogspot yazısı silinip yerine kitap kapağı koyularak facebook sayfalarında yayınlanmaya başladı. Hem gördüğümüz sayfalarla hem de yayıncıyla konuyla irtibata geçtik ancak maalesef bu resimler hala paylaşılmaya devam ediyor. Kimin yaptığını, ne amaçla yaptığını anlamadığımız bu olayı büyük bir üzüntüyle karşıladık ve sizlerle bu konuyu paylaşmak istedik. 
Saatlerce uğraşıp yaptığımız bu çalışmanın bu şekle getirilmesinin suç olduğunu biliyoruz ve bunu paylaşanların da suça ortak olduğunu hatırlatmak istiyoruz. Bu paylaşılan resimlere emek hırsızlığı gözüyle bakıyoruz ve bunu yapanları kınıyoruz. Sizlerin de doğruyu bilmesi ve görmesi açısından yapılan orijinal resimleri tekrar paylaşmak isteriz.
Tekrar böyle bir durumla karşılaşmamayı umuyoruz ve bundan sonra yaptığımı çalışmalarda bolca isim ve logo kullanacağız.



Gerçekten insanı yaptığı şeyden soğutuyorsunuz. Sırf zevk aldığımız için saatlerce bazen sabahlara kadar uğraşıyoruz ve aldığımız karşılık bu. Yazık gerçekten yazık.